Malatya Haber, Gazete ve Firma Rehberi
Malatya ile ilgili internette aradığınız tüm soruların cevabını bulabileceğiniz internet sitesi.
45 Bin kişi burada. Sen de bize katılOsman Güder

Osman Güder (Malatya Battalgazi Belediye Başkanı)
Doğum: 1968/Malatya
Okul: Yaka İlkokulu,
Malatya İmam Hatip Lisesi, Fırat Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi
Meslek: Veteriner Hekim
EĞİTİM HAYATI
1968 yılında Malatya’da doğdum. Doğumdan bir iki gün sonra
babam askere gitmiş. Askere gidince nüfusum çıkartılmamış, asker dönüşü 1970
doğumlu yazdırmış. İlkokulu Yaka İlkokulu'nda okudum. Daha sonra Malatya İmam
Hatip Lisesi’ne gittim. Üniversite sınavlarına girdiğim ilk sene eğitim
fakültesini kazandım. Tabii o zaman öğretmenin maaşı çok düşüktü; öğretmenler ekstra
işler yapardı. Bana öğretmen olursan geçinebilmek için sende ikinci bir iş
yapmak zorunda kalırsın dediler. İkinci sene tekrar sınava girdim. Fırat
Üniversitesi Veterinerlik Fakültesini kazandım. 1992 yılında yüksek lisansımı da
tamamlayarak oradan mezun oldum.
Okul hayatımda başarılı bir öğrenciydim. İlkokulda okul
birincisiydim. O dönemlerde üniversiteli olmak bir ayrıcalıktı. Eğitim Fakültesinde,
fen-edebiyat fakültelerinde okuyan ağabeylerimiz vardı. Ben de öğretmenlik
istemiştim ama hiç unutmam Ali Karahan adında bir felsefe hocamız vardı. Oğlum
sakın öğretmen olmayın derdi. O dönemde maaşlar yetmiyormuş demek ki. Herhalde biz
de biraz etkilendik, başka bölüm tercih ettim.
ÇOCUKLUK HAYATI
Gariban bir ailede büyüdüm. Çamurdan araba yapardık oynardık.
Bahçelerin etrafını çevirdikleri çalılar vardı onlardan tel çalardık, tabiri
caizse yürütürdük. Televizyonla çok geç tanıştım. Dolayısıyla bu süreçte hep
büyüklerimizin yönlendirilmesi ile onların anlattığı hayat hikayeleri ve
tecrübeleriyle büyüdük. Günün okuldan sonraki kısmı köyde çalışarak, çiftçilikle
geçiyordu. Yani aynı gün içerisinde sabah okula gider okuldan sonra gerek
tarlada çalışır gerekse hayvanları otlatırdım. Çocukluk hayatım bu şekilde
geçti. Dilek eskiden belde belediyesiydi. Malatya büyükşehir olunca belde
belediyeleri kapandı. Kapandıktan sonra Yeşilyurt’a bağlı mahalle oldu.
İŞ HAYATI
Üniversiteden mezun olduktan sonra sözleşmeli olarak Antep'te
Hayvan Hastanesinde kısa süre çalıştım. Sonra 93 yılında Malatya'ya dönüp
ticaretle uğraşmaya başladım. Hem Malatya’da özel veterinerlik kliniği açmıştık
onunla uğraşıyordum hem de arkadaşlarla bir şirket kurmuştuk. Şu an Tekirdağ'da
Halk Sağlığı Müdürü olan Hacı Bayram Zengin –Malatya’da da İl Sağlık Müdürlüğü
yapmıştı- onun vasıtasıyla Sevgi Tıp’ı kurduk. Daha sonra YİMPAŞ Yozgat'ta
ortaklığımız oluştu. Bir süre orada çalıştım. Sonra kürkçü dükkanına geri
döndüm. Ticaret hayvancılık sektöründe besicilik ile uğraştık. İnşaat sektörüne
girdik daha sonra. Genelde ortaklı çalıştım. Bizim ticari ortaklıklarımız biraz
daha duygusallık üzerine kuruluydu. Ama belli bir süreçten sonra duygusallık
ortadan kalkınca ortaklık yürümüyor. Ortaklıklar çok güzel fakat kurumsal ortaklıklar
oluşturmak lazım.
SİYASİ HAYATI
70'lerde çocukluğumda ailemin bize biçmiş olduğu ve hatta
bizi yönlendirdiği Erbakan Hoca siyaseti vardı. Erbakan hocayı severdik. Daha
sonrasında Turgut Özal tabi ki. Başta Malatya'ya sonra Türkiye ve dünyaya mal
olmuş bir adam. Onun politikalarını izledik. O dönemlerde aktif değildim
uzaktan izledik ama milli görüş kimliğim çocuklukta başladı.
2001 yılında Sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul'da Belediye Başkanı
olduktan sonra İstanbul'da köklü reformlara imza atmış olması sebebiyle bir
marka haline geldi. Sadece milli görüşçüler tarafından değil Türkiye'nin,
Türkiye'de bulunan birçok STK’lar tarafından da örnek alınan, sevilen bir
şahsiyeti olmuştu.
O dönemin İl Başkanı Ali Osman Başkurt tanıdığımız
bildiğimiz imam hatip camiasında olan bir abimiz olması dolayısıyla yan yana
gelmiş olduk. O günlerde teşkilatın yeni
kurulması, Malatya'nın her tarafında mahalle başkanları, mahalle teşkilatları
bunları oluşturmak çok kolay şeyler değil. Arkadaşlarla beraber çok güzel
çalışmalar sergiledik. Hem ticaretle hem siyasetle uğraşıyordum. Sabahın erken
saatlerinde ya da gece geç saatlerde partide çalışıyorduk. Hanım ablalarımız,
abilerimiz, arkadaşlarımız evde ne pişmişse alıp getiriler partide sofra
kurardık. O dönem teşkilatın gariban dönemiydi. Haftalarca belki aylarca evde
yemek yemediğimiz oluyordu. Bir yerde bir başarı varsa muhakkak bunun bedeli
ödenmiştir. Bugün AK Parti İktidarsa bunların külfeti eskiden ödendi.
Malatya büyükşehir olmadan önce merkez ilçemiz vardı. Oradaki
arkadaş Merkez İlçe Başkanlığı görevini bıraktıktan sonra ben Merkez İlçe Başkanı
oldum. Sonrasında süreç tamamlanmadan Malatya büyükşehir oldu ve önce Battalgazi
İlçe Başkanı, seçimlerden sonra da Battalgazi Belediye Başkanı oldum. Ben aktif
siyasete başladığımda 32 yaşındaydım. Seçimlere gelene kadar 50'ye merdiven
dayadık. Tabii 18 yılda acı tatlı birçok tecrübeniz oluyor. Başarı, gerek
kuruluş aşamasında gerek daha sonra birçok sıkıntıya karşı verilen mücadelenin sonucudur
diye düşünüyorum.
AİLE HAYATI
Eşim ile 1994 yılında evlendik. Ben 26 yaşında evlilik
yaptım, hanım benden 10 yaş küçüktü 16 yaşındaydı. 5 tane çocuğumuz var. Rabbim
herkesin çocuklarını vatanına, milletine sahip çıkan, seven insanlardan eylesin.
2 tanesi üniversiteyi bitirdi, bir tanesi lise son sınıfta. Diğerleri daha
aşağıdan geliyor, 5 çocuklu öyle bir aile hayatımız var. Eşim önce ilkokulu sonra
da ortaokulu dışarıdan okudu. Üniversitede iki yıllık ilahiyatı, iki yıllık
çocuk gelişimini ve kamu yönetiminin ön lisans olan bölümünü bitirdi. Şimdi 4
yıllık bir bölümle uğraşıyor, onu bitirmeye çalışıyor.
HAYATA BAKIŞ AÇISI…
Biz inanan kişiler olarak ümidimizi kaybetmemeliyiz. Sayın Cumhurbaşkanımız
diyor ya, “İman varsa, inanç varsa; imkan vardır”. Biz iman etmişiz, inanmışız
imkan var diyoruz. İnsanlar ellerinden geleni yapsınlar. İnsanlar ellerinden
geleni yaptıktan sonra inanıyorum ki 300 kişi ile 1000 kişiyi devre dışı
bırakabilirsiniz. Bunu Bedir Savaşı’nda gördük. Nasr Suresi’nde, o sürece dahil
olan öncü ekipler ve beraberindekiler Peygamberimize soruyor; “Allah'ın yardımı
ne zaman gelir ve hatta biz ne zaman darlıktan ferahlığa geçeceğiz?” Yüce
yaratıcımız buyuruyor ki; “Siz elinizden geleni yaptıktan sonra o gün
bakacaksınız ki birçok karanlık aydınlığa dönüşmüş, birçok zorluk kolayca
geçmiş.” Dolayısıyla elimizden geleni yapmamız lazım tevekkül edeceğiz tevekkül
ederken çalışacağız. Ondan sonra takdiri her şeyin sahibi olana bırakacağız.
Allah'ın adaletinden kesinlikle şüphemiz yok. Allah'ın hak eden herkese hak
ettiğini bu dünyada da öbür dünyada da vereceğine iman ediyoruz.
HOBİLER
Eskiden bizim imkanlarımızda şu anki gibi spor aktiviteleri
yoktu. Tarlada spor yapıyordum; pancar sökerken, buğdayları biçerken, tütünü
çapalarken, hayvanları otlatmaya götürürken spor yapıyorduk. Öyle çok güzel
yüzme sporumuz da hiç olmadı. 1 kilometre ötede kanal vardı, fırsat bulduğumuzda
oraya yüzmeye giderdik.
Sanat insanların ihtiyaç duyduğu, içindeki bir boşluğunu
doldurabilecek önemli alanlardan bir tanesi tabii. İnsan olmanın getirmiş
olduğu açlıklar vardır. İnsanın içinde yönelimler vardır işte o yönelimleri
doğru şekilde karşılamanız ve o insanı o yöne doğru bir şekilde yönlendirmeniz
gerekiyor. Mesela müzik, bakıyorsunuz işte belki dünyanın kuruluşundan başlıyor
ve bitimine kadar da devam edecek. Resim, bakıyorsunuz insanlar düşüncelerini kayalara
taşlara çizmişler. İnsanlar kendi içerisinde olan yönelimleri dışa
çıkardıklarında bir şeyler yaşanmış oluyor. İnsanlar bir araya geldiğinde ortak
yaşanmışlıkları ve kültürü oluşturuyor. İşte o kültür sizin asimilasyonunuza engel
oluyor. Bizim çok güzel ve bizi ileriye götürecek bir kültürümüz var buna sahip
çıkmamız lazım. Bunu canlı tutmamız, Kendi ecdadımızın oluşturmuş olduğu
kültürle gurur duymamız lazım.